Genetik faktörler, beslenme şekli, uyku düzeni, alkol/sigara tüketimi, yaşlanma gibi nedenlerden dolayı gözaltında pigmentasyon artışı, kırışıklıklar, şişkinlik gibi sorunlarla karşılaşılabilir. Bu gibi sorunlar için T-LAB PRP uygulaması yapılabilir. PRP; hastanın kendi kanının bir dizi işlemlerden geçirilerek elde edilir ve hiçbir katkı yapılmadan hastaya enjekte edilir. Enjekte edilen PRP hastanın kendi hücrelerini barındırdığı için herhangi bir yan etki ve alerji görülmez. Ayrıca enjeksiyon steril, tek kullanımlık, saç teli kadar ince iğnelerle yapıldığı için gözaltı gibi hassas bölgelerde bile hasara neden olmaz. İşlem esnasında aynı bölgeye birden fazla iğne girişi olmasından dolayı kızarma ve hafif morarma görülebilir ancak kızarma aynı saatler için kaybolurken morarma da 2 gün içinde geçecektir.

Uyku düzeni, alkol/sigara tüketimi, yaşlanma, ekrana bakma süresi ve hormonal değişimler sebebiyle gözaltında pigmentasyon artışı ve buna bağlı olarak morluklar da oluşabilir. T-LAB PRP kit ile trombosit miktarı yüksek PRP elde edilir. Büyüme faktörlerini içeren trombositler uygulandıkları bölgede dolaşım sistemi aracılığıyla bölgeye yerleşir ve hasarlı dokuları uyarır. Bu uyarmalar sonucu dokuda kanlanma artar buna bağlı olarak doku onarımı ve yenilenmesi gerçekleşir. Cilt canlanır, parlar ve elastikiyeti artar.

 PRP etkisini hemen gösteren bir yöntemdir. Gözaltı morluğu tedavisinde daha kalıcı ve etkili bir sonuç için 2 hafta arayla en az 4 seans uygulama yapılmalıdır. Hastadaki ilerlemeye göre, ihtiyaç olursa 6 ay sonra seanslar yeniden tekrarlanabilir. PRP uygulama öncesi uygulama yapılacak bölge lokal olarak krem ile uyuşturulabildiği, hazırlanan PRP’nin enjeksiyonu aşamasında 4 veya 13 mm boyutunda ve saç teli kadar ince iğneler kullanıldığı için ağrı, acı ve kanama da minimalize edilmiş olur.